Daha önceki yazılarda da belirtmiştim, bir yıllık bir süre Moskova’da National Research Higher School of Economics’te (http://issek.hse.ru) çalışacağım. Bu süre içerisinde hem Türkiye-Rusya ekonomik ilişkileri, hem de bu kadar yakın olup bu kadar tanımadığımız bir toplumu daha yakından tanımaya ilişkin gözlemlerimi aktarmaya çalışacağım.

Bir yandan da bu serüveni okuyanlarla paylaşmak güzel olacak.

Tam bir hafta önce bugün inmiştim Vnukovo Havaalanına. Moskova’da bulunan üç havaalanı içerisinde en yenisi diye hatırlıyorum. Über ve Yandex Taxi’in birleşmesi ile oldukça pratik bir mekanizma kurulmuş. Yani bizim gibi kovalamak yerine bir şekilde sisteme dahil etmişler Überi. Havaalanından geçici olarak kalacağım üniversite misafirhanesine 20 dakikada giderken 280 ruble civarı bir ücret ödedim

Elbette tabii 2014’te Ukrayna müdahalesi ile başlayan krizin şehri yabancılar için bir hayli ucuzlaştırdığı da taksi fiyatlarından anlaşılıyor. 2014 öncesinde 1 ABD Doları 30 ruble civarında iken şu anda 70 rubleye gelmiş durumda. Son dönemde Türkiye’de yaşadığımız TL’nin değer kaybının etkilerini düşündüğünüzde benzer bir süreci 2014’te oldukça sert bir şekilde yaşamış Ruslar.

Aslında hala bir turist olarak gezmek istediğinizde pahalı bir şehir Moskova. Ancak burada yaşayıp, burada çalışıp, burada ücret alacak biri için satın alma gücü Türkiye’ye göre çok daha iyi. Hatta Starbucks’ı bir kenara koyarsak, yabancı bir akademisyenin (Rus akademisyenlere ortalama ne ücret ödeniyor henüz öğrenemediğim için kendi ücretimi baz alıyorum) satın alma gücü Türkiye’ye göre neredeyse %60-70 fazla. Krize rağmen durum bu.

Nerede kalmıştık, evet misafirhane!

Üniversitenin yabancı akademisyen deneyimi oldukça fazla olduğu için her şeyi organize edilmişti. Misafirhanede kendime bir ev bulana kadar kalabileceğim bir süre rezervasyon önceden yapıldı. Üniversitede sadece benim idari işlemlerimle ilgilenen bir görevli de zaten teklifi kabul ettiğim günden bu yana sağlandı. Bizde de bu olanakların hepsi var ancak asıl mesele bu olanakların verimliliğini sağlamak ile ilgili. Sürekli bir şekilde bu tip işlerde – en basiti mesela Erasmus öğrencileri- hep organize olmayan bir imaj ile yol aldık. O kadar kolay ki aslında.

Misafirhane Leninsky Bulvarı denen bir caddede. İlk gün şöyle bir hava almaya çıktığımda oldukça hareketli bir bölge gördüm. Alışveriş merkezleri, parklar, kafeler vs. derken şehrin genelinde bir hareket olduğunu görüyorsunuz. Ayrıca öyle güçlü bir metro ağı var ki. En son 50 saniyede bir yeni metro aracının geldiğini gördüm. Ne kadar kapsamlı bir ağ olduğunu görmek isterseniz aşağıya bırakıyorum fotoğrafını.

Zaten metro hayatı öyle kolaylaştırıyor ki en uzak mesafeden şehrin merkezine (şehir daire daire büyüdüğü için merkez gerçekten tam merkezde) en geç yarım saatte ulaşmak mümkün. İstanbul’dan gelen benim gibi biri için inanılmaz etkileyici oluyor. Ancak yine de yıllarca Şişli’de oturmaya, merkezde olmaya alışmış biri olarak ister istemez metro hattından öte ev arama işlerini merkez odaklı yapmaya başladım. Çarşamba akşamına kadar da cian.ru adı verilen internet sitesinden biraz Moskova standartlarına göre pahalı olsa da oldukça güzel bir ev bulduğumu söyleyebilirim.

Daha sonra gidecekler için de bu site üzerinden aramalarını tavsiye ederim. İngilizce yaygın bir şekilde bilinmese de online çeviri uygulamaları hayatı çok kolaylaştırıyor. Ayrıca Moskova’da ev ihtiyacınız olur ise mutlaka beni arayın, çok iyi bir emlakçım var artık. 🙂

Okula en son geleceğim için hazır ev işine girmiş iken o konuyla ilgili bir meseleyi de ifade etmek lazım. Rusya’da uzun süre kalacak kişilerin en önemli meselesi geldiğinizde sizin adınıza ev sahibinizin ya da kalacağınız otelin “kayıt” işlemini yaptırması. Ve maalesef her yurtdışına çıkışınızda bu işlemin yedi gün içinde yenilenmesi gerekiyor. Ben HQS (highly-qualified staff) statüsünde geldiğim için hayat biraz daha kolaylaştırılmış. Bu kayıt işlemi için yedi günlük süre doksan gün oluyor, dolayısıyla da her üç ayda bir yurtdışına çıkacağımı varsayarak sanırım bir seferde bu kayıt işinden kurtarmış oluyorum. Ama bu prosedürlerin doğru bir şekilde işlemesi daha sonra sorun yaşamamanız için oldukça önemli.

Üniversitedeki benimle ilgilenecek personel de tabii bu süreçte çok yardımcı oldu. Özellikle çalışma izni işlemleri, bankada hesap açılışı, diğer tüm idari işlemlerde sürekli yanınızda Rusça bilen birinin olması hayatınızı inanılmaz kolaylaştırıyor. Zira en son bu şekilde biri olmadan, kendi başıma ev kirasını ödemek için bankaya gittiğimde bir havaleyi 3 saatte halledebildim.

Normalde bu hafta çalışmam gerekmiyordu ancak beni tanıyanlar bilir. 🙂 Bütün bir hafta sonu yeni çalışacağım ofisime, iş planlaması yapacağım arkadaşlara kavuşmak için bir hayli istekliydim. Dolayısıyla daha pazartesi sabahı da okuldaydım. Okul ile ilgili yazacak çok şey var. Rusya Devleti’nin eğitim kalitesinin dünya standartlarına çıkması için pilot olarak seçtiği, ciddi yatırım yaptığı birkaç üniversiteden biri HSE. Dolayısıyla da oldukça fazla olanağa sahip. Ciddi de bir uluslararasılaşma çabası var okulda. Bu dönem derse giremeyeceğim için şu aşamada öğrencilerle ilgili bir şey söylemek güç, ancak Moskova’da geçirdiğim bu ilk haftaya ilişkin yazılacak onca şey arasından şimdilik bu kadarını toparlayabildim.

Önümüzdeki hafta yine hem üniversite hem de üniversite dışı hayata ilişkin gözlemlerimi aktarmaya çalışacağım.

Moskova’dan selamlar…

Not: Eylülün ilk haftası hava İstanbul’daki yağışa nazire yaparcasına güneşli idi. 🙂 Dolayısıyla gülen yüzünü görmüş oldum şehrin.